Gündelik hayatta İngilizceden devşirdiğimiz ve dilimize yerleşmiş kelimelerden bir tanesi de ‘anksiyete’ kelimesi. Orijinali anxiety anlamı ise kaygı. Yani anksiyete dediğimizde aslında kaygı kavramından, kaygı duygumuzdan bahsediyoruz. Kaygıda doğduğumuz an itibariyle diğer temel duygular gibi bizim için dış dünyada neyin önemli olduğunu gösteren koruyucu görevi olan bir duygu türüdür.
Hayatımız boyunca karşılaşacağımız tehlikeler karşısında o tehlike ile orantılı oranda kaygı hissetmemiz gereklidir, bu bizim tehlikelere karşı hazır ve tetikte olmamızı sağlar. Örneğin karşıdan karşıya geçerken hiç kaygı duygumuz olmasaydı, gelebilecek arabalara karşı tetikte olmayacaktık. Ya da bir sınava hazırlanırken hiç kaygı hissetmeseydik, çalışma için motivasyonumuz olmayacaktı ve başarmaya güdülenmeyecektik. Yani kaygı bizi koruyan ve hayatta tutan en temel duygulardan bir tanesidir.
Kaygı duygusu durumla ve mevcut gerçeklikle uyumsuz orantısız bir şekilde hissedildiği zaman bizim için zorlayıcı bir duyguya dönüşür. Eğer bu duygunun şiddeti baş etme gücümüzün üzerine çıkarsa o zaman da bireysel hayatımızı, işimizi sosyal ilişkilerimizi etkiler ve o alanlarda yaşam kalitemizi düşürmeye başlar. Bu noktada Kaygı Bozuklukları başlığı altında incelene farkın kaygı bozukluğu çeşitlerini değerlendirmemiz gerekir. Kaygı Bozukluğu geniş bir başlıktır ve birden fazla spesifik kaygı bozukluğu türünü içinde barındırır. Bunlardan en yaygın görülenleri Panik Bozukluğu, Sosyal Fobi, Agorafobiyi örnek verebilirim.
Kaygı bozukluğu belirtileri yaşadığınızda ve konu ile ilgili profosyonel destek için bir psikiyatriste ya da psikoloğa gittiğinizde bazı durumlarda bir takım sorulardan ve seçeneklerden oluşan ölçekler doldurmanız istenebilir. Bunlara farklı anksiyete testleri diyebiliriz. Hem varsa kaygı bozukluğunun tanı konmasına hem de şiddetinin belirlenmesine yardım eder. En yaygın kullanılan anksiyete testleri Beck Anksiyete testi, Yaygın Anksiyete Bozukluğu Şiddet Ölçeği’dir. Eğer kaygı bozukluğuna dair belirtiler yaşıyorsanız kesin tanı ve tedavi için mutlaka bir psikiyatrist ya da psikologdan destek almanızı tavsiye ederim. Bununla beraber bu yazıda Yaygın anksiyete bozukluğu Ölçeğine ait bazı maddeleri sizinle paylaşacağım. Bu ölçek 7 sorudan oluşur. Ölçeği okuyup, seçenekler üzerinden kaygı şiddetiniz hakkında kabaca genel bir kanıya ulaşabilirsiniz.
Genel (Yaygın) Anksiyete Şiddet Ölçeği
Tüm soruları son iki hafta (15 gün) içindeki ruh halinizi göz önünde bulundurarak cevaplayabilirsiniz.
1- Devamlı olarak gergin ve endişeli hissettiniz mi?
- Hiç
- Birkaç gün
- Haftada birkaç gün
- Hemen hemen her gün
2- Endişelenme halini kontrol edemediğinizi ve durduramadığınızı hissettiniz mi?
- Hiç
- Birkaç gün
- Haftada birkaç gün
- Hemen hemen her gün
3- Farklı farklı konularda endişelendiğinizi fark ettiniz mi?
- Hiç
- Birkaç gün
- Haftada birkaç gün
- Hemen hemen her gün
4- Bu endişeli hal sebebiyle gevşeyip rahatlamama yaşadınız mı? buna bağlı kaslarda gerginlik hissettiniz mi? (Ağrı vs.)
- Hiç
- Birkaç gün
- Haftada birkaç gün
- Hemen hemen her gün
5- Yerinizde duramayacak kadar kıpır kıpır ve eşlik eden huzursuzluk halini hissettiniz mi?
- Hiç
- Birkaç gün
- Haftada birkaç gün
- Hemen hemen her gün
6- Kolayca kızdığınızı, sinirlendiğinizi ve kolayca rahatsız olduğunuzu hissettiniz mi?
- Hiç
- Birkaç gün
- Haftada birkaç gün
- Hemen hemen her gün
7- Her an çok kötü bir şey olacağı korkusuyla yaşadığınızı hissettiniz mi?
- Hiç
- Birkaç gün
- Haftada birkaç gün
- Hemen hemen her gün
Test sorularını cevapladıktan sonra puan hesaplarken ;
Hiç 0, Birkaç gün 1, Haftada birkaç gün 2, Hemen hemen her gün 3 puana karşılık gelmektedir.
0-4 puan düşük, 5-9 hafif, 10-14 orta ,15-21 puan yüksek genel kaygı düzeyini gösterir.
Bu test Genel (Yaygın) Kaygı Bozukluğu tipine göre düzenlenmiştir. Siz başka bir türde kaygı bozukluğu da yaşıyor olabilirsiniz. O yüzden bu test anksiyete testlerine dair örnek olması amacıyla paylaşılmıştır.
Kaygı aslında yönetilebilir bir duygudu ve kaygı bozukluğu da yine birçok terapi ekolünde farklı teknikler ve yöntemler kullanılarak aşılabilir. Önemli olan kişiye en uygun yöntem ve uygulamaların belirlenebilmesidir.